Prebiyotik & Probiyotikler
Probiyotikler insan vücudunda sindirimle alakalı genel sağlık durumunu desteklemek amaçlı kullanılan canlı mikro organizmalardır. Bağırsaklarımızın doğal yapısında bulunurlar ve gereklidirler. Bunların arasında Laktik asit bakterileri ve bifidobactarium, probiyotik olarak oldukça sık kullanılan türler arasında yer almaktadır. Bağışıklık ve sindirim sistemleri üzerine araştırmalar yapan Rus asıllı İlya Meçnikov probiyotiklerin insan vücudu için önemiyle ilgili ilk bulguları elde etme başarısına sahiptir. Pasteur enstitüsünde yaptığı probiyotikler hakkındaki çalışmalarda, genellikle sütten fermente edilen ürünlerden kefir, yoğurt ve anne sütü üzerinde yoğunlaşmıştır.
Probiyotikler insan vücudunda yerleşmiş bulunan zararlı canlıların bağırsak duvarına tutunmasını ve zararlı etkiler oluşturmasını engelleyen bir yapıdadır. Vücuda alınan K vitamini, biyotin B12 niasin gibi vitaminlerin sentezini yaparak vücut işleyişini kolaylaştırma adına faydalı görevler yapmaktadır. Probiyotikler vücutta yapmış oldukları faaliyetler sonucu faydalı enzimler, uçucu yağ asitleri ve bazı vitaminlerin oluşmasına sebep olurlar. Probiyotikler vücut tarafından ince bağırsaklarda hiç sindirime uğramadan direk kalın bağırsağa geçen yiyeceklerden oluşmaktadır.
Probiyotikler günümüzde vücuda farklı yöntemlerle alınabilmektedir. Gerek ağız yoluyla alınan tabletler ve gerekse bazı gıda ve içeceklere canlı hücrelerin eklenmesi bu yöntemler arasındadır. Doğal olarak probiyotik özellik taşıyan bazı gıda ürünleri arasında yoğurt, fasulye, nohut, pırasa ve enginar gibi kış sebzeleri ve soğan sarımsak gibi gıda ürünleri yer almaktadır. Meyveler arasında muz ve tahıl ürünleri arasında yer alan buğday probiyotikli besinler arasında yer almaktadır.
